Kırklareli Belediye Başkanlığı’nca Düzenlenen Bu Festival Herkese İyi Geldi
29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali SMA’lı çocuklara umut oldu
Kırklareli Belediye Başkanlığı’nca, 2-3 ve 4 Haziran tarihlerinde düzenlenen 29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali, pandemi nedeniyle uzun zamandır eğlenceye, aktiviteye ve konsere hasret kalmış insanlara çok iyi geldi.
3 gün boyunca şehir dışı ve yurtdışından çok sayıda misafirin de akın ettiği festivalin konserlerini ise onbinlerce kişi izledi.
2 Haziran Perşembe günü saat 17:00’da Karagöz Heykeli önünde toplanan kortej heyeti, Mustafa Kemal Bulvarı, Karaumur Caddesi ve 100. yıl Caddesi’nden yürüyerek Özgürlük ve Demokrasi Meydanı’na ulaştı.
Burada ilk olarak Atatürk Heykeli önünde, İBB Mehteran takımı tarafından düzenlenen gösteri seyredildi. Ardından ana sahnede Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu tarafından açılış konuşması gerçekleştirildi.
Konuşma öncesi; festivale gönderilen mesajlar okundu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun şahsında tüm Kırklareli’ye gönderdiği mesajda; “İçinde barındırdığı Rumeli ve Balkan topraklarının hoşgörüsü ve birlik beraberlik anlayışıyla Kırklareli insanının heyecanını yansıtan, kültür, turizm ve sanatın gelişimine katkı sağlayan, çeyrek asrı aşmış bu güzel ve anlamlı festivalin düzenlenmesinde şahsınızı ve emeği geçenleri içtenlikle kutluyorum.
Festivale katılan tüm Kırklarelili vatandaşlarıma ve konuklara sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum” dedi.
Festivale ayrıca; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, CHP Genel Başkan Yardımcıları Engin Altay, Seyit Torun, Lale Karabıyık, Gülizar Biçer Karaca, Bülent Tezcan, Ahmet Akın, Engin Altay, CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, TBMM CHP Özel Kalem Müdürü Şükran Kütükçü, CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu başta olmak üzere çok sayıda önemli isim kutlama mesajı gönderdi.
Daha sonra sahneye gelen Mehmet Siyam Kesimoğlu konuşmasında şu sözlerle başladı:
“Uzun ve sıkıntılı bir pandemi sürecinin içinde geçtik. Sadece hastalanmadık, üzülmedik, yaşantımızın nüvelerini değiştirmedik.
Canlarımızı yitirdik. Pandemi sürecinde yaşamını kaybeden ve hala hastanelerde şifa dileyen bütün yurttaşlarımıza şifa diliyorum. Kaybettiklerimizin, huzur içinde yatmalarını diliyorum. Bütün sağlık ordumuzun üyelerine teşekkür ediyorum.
Kesimoğlu konuşmasının devamında; “Bizim hava, su gibi vazgeçilmez değerlerimiz vardır. İnsana saygı, insan hakları, demokrasi, huku devleti, laiklik, çağdaşlık. Bunun yanında barış. Görüyoruz, üzüntüyle izliyoruz. Dünyamızda savaş yaşanıyor.
Koşulları oluşmadığı sürece savaş bir insanlık suçudur. Bunu kim söylüyor?
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk. Biz onun ve ‘Yurtta barış, dünyada barış’ özdeyişinin günümüzdeki temsilcileriyiz.
İşte bu güzel günün hem ülkemize, hem de dünyamıza hemen şimdi barış getirmesini diliyorum” ifadesinde bulundu.
Yıllardan bu yana olmayan bir özlemi paylaştıklarını belirten Kesimoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özgürlük ve Demokrasi Meydanı’ndayız. Kırklarelili, çok ünlü bir adam var.
Yazar, televizyoncu. O diyor ki ‘Belki küçük bir şehir ama büyük bir resimdir Kırklareli.’ O kişi Burak Akkul. Nitelikli insanların yaşadığı bir kent burası.
Kakava ateşi bir yaşam biçimidir. Bu ateş sıcaklığıyla aydınlığıyla kucaklar. O kakava ateşi Kırklareli’nde yanar. Kırklareli’nde her renk özgürdür. Sanatçı ışığı alnında ilk görendir.
Kırklareli halkı sanatçıya her zaman hak ettiği değeri verir. Ne giydiğine, ne yediğine, ne içtiğine de karışmaz. Burada Melek Mosso’lar gelip sanat yapabilirler.
Sanat evrensel ve özgürdür. Ve dediğim gibi Kırklareli’nde her renk özgürdür.
Festivalimizde sanatçı dostlarımız var, yazarlar çizerler var. Mehter takımı da var. Mehter de bizim, folklor de bizim, davul zurna da bizim. Bunlar hepimizin zenginliğidir.
Festivaller dünü bugüne taşıyan, bugünü geleceğe ulaştıran geleneklerdir.
Burada emek, sevgi, çalışma, başarı ve alınteri vardır. Biz çağdaş bir kentte geleneklerimizi koruyarak bunu gerçekleştiriyoruz.
Bu festivalimizin hazırlanmasında emeği geçen bütün arkadaşlarıma, önceki belediye başkanlarımıza, belediye meclis üyelerimize, belediye personelimize teşekkür ediyorum.
Sponsor olarak katkı sunan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Emniyet teşkilatımıza ve sivil toplum kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum.
En büyük teşekkür de, her zaman söylediğim gibi, bu festivali yıllardır sahiplenen değerli hemşehrilerimedir.”
Başkan Kesimoğlu, festivalin bu yılki temasının SMA hatası çocuklarımıza şifa olduğunu açıklayarak şunları kaydetti:
“Devlet hepimize aynı mesafededir. Olmalıdır. Aynı sıcaklık ve şefkatle bizi kucaklamak sorumluluğundadır.
Herkesin sağlıklı bir dünyada ve ortamda yaşama hakkı anayasa ile güvence altına alınmıştır. Daha yaşamının başlangıcındaki çocuklarımız SMA hastalığı ile karşı karşıya kalıyor. Onlar bizim çocuklarımız.
Onların desteğe ihtiyacı var. Onların sesine ses, nefesine güç olmak zorundayız. Bir yurttaş olarak yüreklerindeki acıyı hissedebiliyor musunuz?
Bildiğiniz üzere yakın zaman önce SMA Tip 1 hastası Kırklarelili İdil Ayşe kızımıza katkı sunmaya çalıştık. Hem idil Ayşe’yi, hem aynı hastalığa yakalanmış diğer çocuklarımızı kurtarmamız lazım.
Devlet, sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmelidir. İşte bu anlayışla bizler festivalimizin temasında şu sloganı kullanmaya karar verdik.
Senin Mücadelenin Arkasındayız. Bütün çocuklarımıza şifa diliyorum.
Bir farkındalık yaratmak için bunu yapıyoruz. Bu hastalığın önüne geçmek için devlet yetkililerimiz bunun gereğini yerine getirmelidir.”
Kesimoğlu’nun konuşmasının ardından geleneksel kakava ateşi yakıldı.
Heyet daha sonra Sabahattin Ali Sokağı’nda düzenlenecek olan ve Kitap Fuarı çerçevesinde düzenlenen tarihçi ve yazar Sinan Meydan’ın söyleşisine hareket etti.
Saat 19:30’da kalabalık bir kitleye hitap eden Meydan, konuşmaları, analizleri ve değerlendirmeleriyle yaklaşık 1 saat sahnede kaldı ve büyük ilgiyle dinlendi.
İlk gün gece konserlerinde, Babutsa, Rumeli Ekrem ve Candan Erçetin sahne aldı.
Babutsa ve Rumeli Ekrem ile havaya giren seyirci, Candan Erçetin’in unutulmaz şarkıları ve muhteşem performansı ile daha da coştu.
Festivalin ikinci gününde saat 14:30’da Yayla Kültür ve Sanat Alanı’nda Bulgaristan, Bosna Hersek, Arnavutluk, Sırbistan ve Kuzey Makedonya’dan gelen ekiplerin gösterileri gerçekleşti.
Daha sonra ise buradaki program Koray İhnalı ve Emir Aşıkoğulları ile orkestrasının performansıyla devam etti.
Saat 16.00’da ise Sabahattin Ali Sokağı’nda Kral Şakir’in yaratıcısı karikatürist Varol Yaşaroğlu’nun söyleşisi vardı. Aileleriyle birlikte Yaşaroğlu’nu dinlemeye gelen çocuklar söyleşi sonrası ünlü isme kitaplarını imzalattılar.
Saat 17:30’u gösterdiğinde ise sahnede Sunay Akın vardı. Dinleyicilere bir saati aşkın enfes bir söyleşi sunan Akın, büyük ilgi gördü. Sabahattin Ali Sokağı’ndaki gösteriler yabancı ekiplerin dansları ve Barış Gülhane konseri ile devam etti.
İkinci günün akşamında ana sahnede, Doğukan Çakırlar’ın sesi ve yeteneği ile ısınan kalabalık, Sami Levi ve ardından sahneye çıkan Kubat şarkıları ile daha da keyiflendi.
Festivalin üçüncü gününde etkinlikler saat 12:00’da Sabahattin Ali Sokağı’nda Zuma gösterisi ile başladı.
Aynı sokakta saat 13:00’da Kırklarelili ünlü televizyoncu ve Çok Gezenti programının yapımcısı Burak Akkul’un söyleşi ve imza günü etkinliği gerçekleşti.
Akkul, Çok Gezenti adıyla çıkardığı kitaplarını Kırklarelililer için imzaladı.
Sabahattin Ali Sokağı’nda saat 18:00 ve 20.30 arasında ise yerel sanatçılardan Barış Aktaş, Kaan Gürpınar, Uğur Özdilek, Gökhan Dönmezer ve Grup 7. Bölük ile Adakale Perküsyon sahne aldı.
Üçüncü gün Yayla Kültür ve Sanat Alanı’ndaki etkinlikler ise saat 14:00’da KIRKSEDER Şiir Dinletisi ile başladı. Şehir dışından misafirlerin de katıldığı etkinlikte, dernek üyeleri güzel bir sanat şölenine imza attılar. Saat 15.00’da Yöresel Yemek yarışması yapıldı.
Aynı saatlerde Yayla Parkı’nda, Işkırlak Takdim Töreni gerçekleşti. Işkırlak, söyleşiye Can Yılmaz ile birlikte gelen ünlü oyuncu Zafer Algöz’e verildi. Yayla Meydanı’ndaki sahne gösterileri ise Kırklarelili Sercan ve Samet Kök ile orkestrasının tınılarıyla devam etti.
Festivalin kapanış gecesinde Def Dance Academy’in gösterisi izleyenleri mest etti.
Ardından sahneye çıkan Anadolu Rock müziğin efsane ismi Ali Altay’ın konseri kalabalıkları coşturdu. Final konserine ise Funda Arar imza attı.
Yaklaşık 2 saat sahnede kalan Arar, en güzel şarkılarını Kırklarelililer ile birlikte söyledi.
29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali’nin sunuculuğunu Seda Akkul ve Burak Akkul yaptı.
‘SMA hastası çocuklarımıza şifa’ temasıyla gerçekleşen festivalde sahne alan sanatçılar, İdil Ayşe kampanyası için vatandaşlardan destek istemeyi de ihmal etmedi.
29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali SMA’lı çocuklara umut oldu
Kırklareli Belediye Başkanlığı’nca, 2-3 ve 4 Haziran tarihlerinde düzenlenen 29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali, pandemi nedeniyle uzun zamandır eğlenceye, aktiviteye ve konsere hasret kalmış insanlara çok iyi geldi.
3 gün boyunca şehir dışı ve yurtdışından çok sayıda misafirin de akın ettiği festivalin konserlerini ise onbinlerce kişi izledi.
2 Haziran Perşembe günü saat 17:00’da Karagöz Heykeli önünde toplanan kortej heyeti, Mustafa Kemal Bulvarı, Karaumur Caddesi ve 100. yıl Caddesi’nden yürüyerek Özgürlük ve Demokrasi Meydanı’na ulaştı.
Burada ilk olarak Atatürk Heykeli önünde, İBB Mehteran takımı tarafından düzenlenen gösteri seyredildi. Ardından ana sahnede Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu tarafından açılış konuşması gerçekleştirildi.
Konuşma öncesi; festivale gönderilen mesajlar okundu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun şahsında tüm Kırklareli’ye gönderdiği mesajda; “İçinde barındırdığı Rumeli ve Balkan topraklarının hoşgörüsü ve birlik beraberlik anlayışıyla Kırklareli insanının heyecanını yansıtan, kültür, turizm ve sanatın gelişimine katkı sağlayan, çeyrek asrı aşmış bu güzel ve anlamlı festivalin düzenlenmesinde şahsınızı ve emeği geçenleri içtenlikle kutluyorum.
Festivale katılan tüm Kırklarelili vatandaşlarıma ve konuklara sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum” dedi.
Festivale ayrıca; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, CHP Genel Başkan Yardımcıları Engin Altay, Seyit Torun, Lale Karabıyık, Gülizar Biçer Karaca, Bülent Tezcan, Ahmet Akın, Engin Altay, CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, TBMM CHP Özel Kalem Müdürü Şükran Kütükçü, CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu başta olmak üzere çok sayıda önemli isim kutlama mesajı gönderdi.
Daha sonra sahneye gelen Mehmet Siyam Kesimoğlu konuşmasında şu sözlerle başladı:
“Uzun ve sıkıntılı bir pandemi sürecinin içinde geçtik. Sadece hastalanmadık, üzülmedik, yaşantımızın nüvelerini değiştirmedik.
Canlarımızı yitirdik. Pandemi sürecinde yaşamını kaybeden ve hala hastanelerde şifa dileyen bütün yurttaşlarımıza şifa diliyorum. Kaybettiklerimizin, huzur içinde yatmalarını diliyorum. Bütün sağlık ordumuzun üyelerine teşekkür ediyorum.
Kesimoğlu konuşmasının devamında; “Bizim hava, su gibi vazgeçilmez değerlerimiz vardır. İnsana saygı, insan hakları, demokrasi, huku devleti, laiklik, çağdaşlık. Bunun yanında barış. Görüyoruz, üzüntüyle izliyoruz. Dünyamızda savaş yaşanıyor.
Koşulları oluşmadığı sürece savaş bir insanlık suçudur. Bunu kim söylüyor?
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk. Biz onun ve ‘Yurtta barış, dünyada barış’ özdeyişinin günümüzdeki temsilcileriyiz.
İşte bu güzel günün hem ülkemize, hem de dünyamıza hemen şimdi barış getirmesini diliyorum” ifadesinde bulundu.
Yıllardan bu yana olmayan bir özlemi paylaştıklarını belirten Kesimoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özgürlük ve Demokrasi Meydanı’ndayız. Kırklarelili, çok ünlü bir adam var.
Yazar, televizyoncu. O diyor ki ‘Belki küçük bir şehir ama büyük bir resimdir Kırklareli.’ O kişi Burak Akkul. Nitelikli insanların yaşadığı bir kent burası.
Kakava ateşi bir yaşam biçimidir. Bu ateş sıcaklığıyla aydınlığıyla kucaklar. O kakava ateşi Kırklareli’nde yanar. Kırklareli’nde her renk özgürdür. Sanatçı ışığı alnında ilk görendir.
Kırklareli halkı sanatçıya her zaman hak ettiği değeri verir. Ne giydiğine, ne yediğine, ne içtiğine de karışmaz. Burada Melek Mosso’lar gelip sanat yapabilirler.
Sanat evrensel ve özgürdür. Ve dediğim gibi Kırklareli’nde her renk özgürdür.
Festivalimizde sanatçı dostlarımız var, yazarlar çizerler var. Mehter takımı da var. Mehter de bizim, folklor de bizim, davul zurna da bizim. Bunlar hepimizin zenginliğidir.
Festivaller dünü bugüne taşıyan, bugünü geleceğe ulaştıran geleneklerdir.
Burada emek, sevgi, çalışma, başarı ve alınteri vardır. Biz çağdaş bir kentte geleneklerimizi koruyarak bunu gerçekleştiriyoruz.
Bu festivalimizin hazırlanmasında emeği geçen bütün arkadaşlarıma, önceki belediye başkanlarımıza, belediye meclis üyelerimize, belediye personelimize teşekkür ediyorum.
Sponsor olarak katkı sunan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Emniyet teşkilatımıza ve sivil toplum kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum.
En büyük teşekkür de, her zaman söylediğim gibi, bu festivali yıllardır sahiplenen değerli hemşehrilerimedir.”
Başkan Kesimoğlu, festivalin bu yılki temasının SMA hatası çocuklarımıza şifa olduğunu açıklayarak şunları kaydetti:
“Devlet hepimize aynı mesafededir. Olmalıdır. Aynı sıcaklık ve şefkatle bizi kucaklamak sorumluluğundadır.
Herkesin sağlıklı bir dünyada ve ortamda yaşama hakkı anayasa ile güvence altına alınmıştır. Daha yaşamının başlangıcındaki çocuklarımız SMA hastalığı ile karşı karşıya kalıyor. Onlar bizim çocuklarımız.
Onların desteğe ihtiyacı var. Onların sesine ses, nefesine güç olmak zorundayız. Bir yurttaş olarak yüreklerindeki acıyı hissedebiliyor musunuz?
Bildiğiniz üzere yakın zaman önce SMA Tip 1 hastası Kırklarelili İdil Ayşe kızımıza katkı sunmaya çalıştık. Hem idil Ayşe’yi, hem aynı hastalığa yakalanmış diğer çocuklarımızı kurtarmamız lazım.
Devlet, sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmelidir. İşte bu anlayışla bizler festivalimizin temasında şu sloganı kullanmaya karar verdik.
Senin Mücadelenin Arkasındayız. Bütün çocuklarımıza şifa diliyorum.
Bir farkındalık yaratmak için bunu yapıyoruz. Bu hastalığın önüne geçmek için devlet yetkililerimiz bunun gereğini yerine getirmelidir.”
Kesimoğlu’nun konuşmasının ardından geleneksel kakava ateşi yakıldı.
Heyet daha sonra Sabahattin Ali Sokağı’nda düzenlenecek olan ve Kitap Fuarı çerçevesinde düzenlenen tarihçi ve yazar Sinan Meydan’ın söyleşisine hareket etti.
Saat 19:30’da kalabalık bir kitleye hitap eden Meydan, konuşmaları, analizleri ve değerlendirmeleriyle yaklaşık 1 saat sahnede kaldı ve büyük ilgiyle dinlendi.
İlk gün gece konserlerinde, Babutsa, Rumeli Ekrem ve Candan Erçetin sahne aldı.
Babutsa ve Rumeli Ekrem ile havaya giren seyirci, Candan Erçetin’in unutulmaz şarkıları ve muhteşem performansı ile daha da coştu.
Festivalin ikinci gününde saat 14:30’da Yayla Kültür ve Sanat Alanı’nda Bulgaristan, Bosna Hersek, Arnavutluk, Sırbistan ve Kuzey Makedonya’dan gelen ekiplerin gösterileri gerçekleşti.
Daha sonra ise buradaki program Koray İhnalı ve Emir Aşıkoğulları ile orkestrasının performansıyla devam etti.
Saat 16.00’da ise Sabahattin Ali Sokağı’nda Kral Şakir’in yaratıcısı karikatürist Varol Yaşaroğlu’nun söyleşisi vardı. Aileleriyle birlikte Yaşaroğlu’nu dinlemeye gelen çocuklar söyleşi sonrası ünlü isme kitaplarını imzalattılar.
Saat 17:30’u gösterdiğinde ise sahnede Sunay Akın vardı. Dinleyicilere bir saati aşkın enfes bir söyleşi sunan Akın, büyük ilgi gördü. Sabahattin Ali Sokağı’ndaki gösteriler yabancı ekiplerin dansları ve Barış Gülhane konseri ile devam etti.
İkinci günün akşamında ana sahnede, Doğukan Çakırlar’ın sesi ve yeteneği ile ısınan kalabalık, Sami Levi ve ardından sahneye çıkan Kubat şarkıları ile daha da keyiflendi.
Festivalin üçüncü gününde etkinlikler saat 12:00’da Sabahattin Ali Sokağı’nda Zuma gösterisi ile başladı.
Aynı sokakta saat 13:00’da Kırklarelili ünlü televizyoncu ve Çok Gezenti programının yapımcısı Burak Akkul’un söyleşi ve imza günü etkinliği gerçekleşti.
Akkul, Çok Gezenti adıyla çıkardığı kitaplarını Kırklarelililer için imzaladı.
Sabahattin Ali Sokağı’nda saat 18:00 ve 20.30 arasında ise yerel sanatçılardan Barış Aktaş, Kaan Gürpınar, Uğur Özdilek, Gökhan Dönmezer ve Grup 7. Bölük ile Adakale Perküsyon sahne aldı.
Üçüncü gün Yayla Kültür ve Sanat Alanı’ndaki etkinlikler ise saat 14:00’da KIRKSEDER Şiir Dinletisi ile başladı. Şehir dışından misafirlerin de katıldığı etkinlikte, dernek üyeleri güzel bir sanat şölenine imza attılar. Saat 15.00’da Yöresel Yemek yarışması yapıldı.
Aynı saatlerde Yayla Parkı’nda, Işkırlak Takdim Töreni gerçekleşti. Işkırlak, söyleşiye Can Yılmaz ile birlikte gelen ünlü oyuncu Zafer Algöz’e verildi. Yayla Meydanı’ndaki sahne gösterileri ise Kırklarelili Sercan ve Samet Kök ile orkestrasının tınılarıyla devam etti.
Festivalin kapanış gecesinde Def Dance Academy’in gösterisi izleyenleri mest etti.
Ardından sahneye çıkan Anadolu Rock müziğin efsane ismi Ali Altay’ın konseri kalabalıkları coşturdu. Final konserine ise Funda Arar imza attı.
Yaklaşık 2 saat sahnede kalan Arar, en güzel şarkılarını Kırklarelililer ile birlikte söyledi.
29. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali’nin sunuculuğunu Seda Akkul ve Burak Akkul yaptı.
‘SMA hastası çocuklarımıza şifa’ temasıyla gerçekleşen festivalde sahne alan sanatçılar, İdil Ayşe kampanyası için vatandaşlardan destek istemeyi de ihmal etmedi.