Yama, grafen ve elastomer karışımı esnek bir malzeme üzerine yerleştirilmiş nanoelektrotlardan oluşuyor. Bu mikro yapılar, sağlıklı kalp kasının doğal elektrik sinyallerini taklit eden mikro akımlar üretiyor. Bu sayede kalp hücreleri hizalanmaya, bölünmeye ve yeniden organize olmaya teşvik ediliyor. Adeta kalbe, kendi kendini iyileştirdiğine dair bir “biyolektrik illüzyon” yaratılıyor.
Hayvan modelleri üzerinde yapılan klinik deneylerde, altı hafta içinde kalp fonksiyonlarında %30’un üzerinde iyileşme kaydedildi. Yara dokusunda belirgin azalma gözlemlenirken, bazı vakalarda hasarlı bölgenin etrafında yeni damar ağlarının oluştuğu görüldü. En dikkat çekici özelliklerinden biri ise cihazın tamamen kablosuz ve pilsiz çalışması: Hastanın nefes alıp vermesi ve hareketleri, cihazın ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlıyor.
Uzmanlar, bu teknolojiyi özellikle gelişmiş cerrahi tedavilere erişimin sınırlı olduğu kırsal bölgeler için bir dönüm noktası olarak değerlendiriyor. Kalp krizi sonrası bakımda yeni bir çağ başlıyor.









