Siyasetin yeni döneminde iktidar bloku da muhalefet güçleri de kendi yol haritalarını oluşturmaya çalışıyor. Yerel seçimlerin ardından muhalefet rüzgârı arkasına alırken iktidar bloku arasında ise yeni döneme dair kafa karışıklığı sürüyor.Başta ekonomik kriz gibi ülke sorunlarının karşısında topluma vaat edebileceklerinin sınırına gelen AKP-MHP ittifakı yeni dönemde nasıl bir yol izleyeceklerinin eşiğindeler.AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli iki hafta içerisinde dün ikinci görüşmesini gerçekleştirdi. Erdoğan’ın 22 yıllık serüveninde son ortağı olan ve başkanlık rejimiyle bu ortaklığı taçlandıran MHP ile kurduğu ilişki artık rejimin devamlılığı için yeterli değil. Ama yine de siyam ikizi haline gelen ortakların şu an için birbirinden vazgeçme şansı da yok.Toplumun desteğini büyük ölçüde yitirmeye başlayan rejimin dümenindeki Erdoğan, yeni anayasa ve yumuşama gündemleri ile kendine bir çıkış noktası arıyor. Kazan-kazan ilişkisi ile çıkılan bu yolda birbirine hala muhtaç olan AKP-MHP ikilisinin birbirlerine verdikleri tavizler, çelişkili ittifaklarının yansımalarını da açığa çıkartıyor. Açığa çıkan her çelişkide ise ittifak ortakları birbirlerine karşı satranç tahtasındaymışçasına hamleler üretiyor.Son süreçte yaşanan ve ittifak içerisindeki krizin en belirgin köşe taşlarını oluşturan gelişmelerden bazıları ise şöyle:SARAY’DAN KELLE İSTENDİMayıs seçimlerinden itibaren toplumun rejime öfkesini gören Erdoğan, 50+1 kuralını tartıştırmaya açmıştı. O günlerde ortaya sıkça atılan ve süregelen Anayasa tartışması içerisinde büyüyen 50+1 krizi Bahçeli’nin ‘muhtar seçmiyoruz’ çıkışı ile frenlendi. İkilinin tartışmalar çok uzamadan buluşması ile 50+1 krizi aşılmaya çalışıldı. Ancak yıllardır iktidarı paylaşan iki tarafın kadroları bu tartışmayı bir köşeye bırakamadı. Özellikle yerel seçimlerdeki ağır mağlubiyetin ardından Saray’ın danışmanı Mehmet Uçum’un açıklamaları dâhil bu tartışma dallanıp budaklandı. AKP içerisindeki muhafazakâr kanadın bu konudaki rahatsızlıklarına rağmen Uçum, zaman zaman yaptığı çıkışlarla Bahçeli’nin dediklerini birebir tekrar etti. AKP kadroları ise yine yenilgi sonrası ‘Kelle alınacaksa Saray’daki Maocu’dan başlanmalı’ tepkileri ile yüklendi.AYM - YARGITAY KAVGASIÖzellikle yargı alanında kadrolaşan MHP, AKP’nin önüne sık sık set çekmeye çalışıyor. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın tahliye kararı, yetkisi olmamasına rağmen MHP’lilerin ağırlıkta olduğu Yargıtay’dan geri dönmüş, bu da AKP içerisindeki fikir ayrılıklarını da ortaya çıkarmıştı. Erdoğan’ın AYM’yi savunan kadrolarına ‘yanlış düşünüyorsunuz’ açıklaması ise kısa bir süre sonra ‘tarafsız durmak zorundayız’ açıklamasıyla dizginlenmeye çalışıldı. Yargıtay, ise kararını diretmeyi sürdürdü. Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü.Yerel seçimlerin ardından DEM Parti’nin kenti kayyum yönetiminden geri kazanması AKP-MHP arasındaki çatışmalara örnek olacak diğer bir konu oldu. Van’daki kriz, DEM Parti adayı Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının iadesi kararının seçime iki gün kala bakanlık istemiyle kaldırılması ve seçilme yeterliliğini kaybettiği gerekçesiyle adaylığının geçersiz sayılmasıyla başlamıştı. İlçe Seçim Kurulu’nun mazbatayı AKP’li adaya vermesi ile kentte kitlesel eylemler başlarken karar AKP-MHP kadroları arasında da tartışma yarattı. AKP içerisinden dahi karar tepki gösterenler olunca MHP’liler eylemcileri hedef aldı. Kurullardaki MHP’lilerin etkisi tartışılmaya başlanırken halkın kararlı duruşu sonucu mazbata DEM Partili Zeydan’a geri verildi.ERDOĞAN İSTEDİ İDDİASIYargıtay Başkanlığı seçimlerde ise Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk, 13 Mayıs Pazartesi günü yapılacak 36. turda aday olmayacağını duyurdu. Şentürk’ün mevcut başkan ve aynı zamanda aday Mehmet Akarca’yı destekleyeceği öğrenildi. Muhsin Şentürk’ün AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunan ve AYM kararına direnen 3. Ceza Dairesi Başkanı ve yargıdaki MHP grubu tarafından desteklendiği iddia edilenler arasındaydı. 3. Ceza Dairesi, aynı zamanda 30 Nisan’da Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) davasında Selçuk Kozağaçlı’nın örgüt üyeliğinden cezalandırılmasını düzelterek onamıştı.Mevcut Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın ise AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından iki kere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandığı bilinenler arasında. Şentürk’ün adaylığını 36. Turda geri çekmesinin arkasında ise Erdoğan’ın isteği olduğu iddia edildi.NORMALLEŞME TARTIŞMASIYumuşama tartışmaları ile beraber iktidara yakın yazar Abdulkadir Selvi’nin sık sık gezi tutukluları ve eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki yazıları iktidar blokundaki çatışmanın farklı bir resmini açığa çıkardı. Selvi, yazılarında ‘bu kararlar AKP’ye bir şey kazandırmaz’ minvalinde mesajlar vermeye devam ederken MHP içerisinden de Selvi’ye anında tepkiler yükselmeye başladı.İktidarın Batı’ya yönelik ülkede daha demokratik bir görüntü vermesi için yaşanan hukuksuzluklarda kısmi düzeltme gayreti içerisine gireceği söylentiler arasında dolaşırken MHP kadroları bunu dahi dillendirenlere ‘teröre’ destek verme suçlamaları yöneltmekten geri durmadı. Yeni Anayasa ve yumuşama tartışmaları arasında 28 Şubat Generallerinden, Kobane ve Gezi Davası’na gözler çevrilirken ittifak ortağı MHP’nin bu gelişmeler karşısındaki tavrı da ittifak içerisindeki çelişkiyi açığa çıkartan bir diğer unsur.SİNAN ATEŞ İDDİANAMESİEski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinde yaşanan gelişmeler de iktidar blokunun gündemleri arasında. İddianameye alelacele geçirilen ve yer verilmeyen detayların ortaya çıkması, cinayetin MHP ve ülkü ocakları bağlantısından uzaklaştırılma çabasını gözler önüne serdi. İddianamede ayrıca Ateş’in eşi Ayşe Ateş’e ait ifade de MHP ve Ülkü Ocakları’na ait kısmı da yer almadı. Ateş’in savcılığa sunduğu belgelerde 11 kez MHP, 91 kez Ülkü Ocakları, 12 kez Ahmet Yiğit Yıldırım, 23 kez de Olcay Kılavuz ifadeleri geçmesine rağmen savcılık konuya ilişkin bir inceleme talep etmedi. Ateş’in dönemin MHP Milletvekili Olcay Kılavuz ve dönemin Ülkü Ocakları Genel Merkez Yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın ilişkisinin aydınlatılması talebi iddianamede yer almadı. Cinayette tespit edilen 06 AT 5021 plakalı aracın da kime ait olduğu iddianamede yer almayanlar arasındaydı.Sinan Ateş cinayetinin dava süreci ise MHP’den ardı ardına yapılan açıklamalarla aklanmaya çalışılıyor. Yapılan açıklamalarda ‘İftira atılıyor, Ülkü Ocakları ve MHP’nin cinayetle ilgili bir bağı yok’ ifadeleri yer alırken iddianamede eksikliklerin ortaya çıkarılması AKP içerisinden bilgi sızdırılmış olabilir iddialarına neden oldu.GÖRÜŞME DİKKAT ÇEKTİİttifak içerisindeki çelişkiler günden güne daha görünür hale gelirken Erdoğan’la Bahçeli’nin iki hafta içerisinde ikinci kez görüşmesi de dikkat çekti. Daha önce Bahçeli’yi evinde ziyaret eden Erdoğan dün Bahçeli’yi Saray’ında ağırladı.İlk görüşmelerinde ‘Sorun yok. Yolumuza devam edeceğiz’ mesajı verilmeye çalışılsa bile dün gerçekleşen görüşmede Sinan Ateş cinayeti ve Anayasa tartışmalarının ikilinin asıl gündemi olduğu öne sürüldü. Yine de her iki görüşmeye dair kamuoyuna açıklanan net bir bilgi olmadı. Ancak birbirinden şu an için kopamayacak ikilinin ittifak içerisindeki durumu bir süre daha inişli çıkışlı bir hale sahne olacak gibi. Kaynak:BirGün
Gündem
Yayınlanma: 11 Mayıs 2024 - 12:26
Cumhur'un ortakları arasında satranç oyunu
Yola birlikte devam etmek zorunda olan Erdoğan ve Bahçeli’nin çıkar çatışmaları, çelişkileri açığa çıkartıyor. AYM-Yargıtay kavgasından Ateş suikastına bir dizi gelişme Cumhur içerisindeki çatlakları görünür kılıyor.
Gündem
11 Mayıs 2024 - 12:26