Sarıyer Belediyesi tarafından düzenlenen 9. Sarıyer Edebiyat Günleri Kireçburnu Haydar Aliyev Parkında başladı. Etkinlik 5 Haziran'a kadar devam edecek. Etkinliğe 400 yazar ve 45 yayınevi katılacak. Edebiyat Günleri geçmişte olduğu gibi bu yılda birçok şair, gazeteci, akademisyen, oyuncu ve müzisyeni bir araya getiriyor.
Etkinlik Kadıköy ve Beşiktaş'tan hareket eden Şiir Teknesinin Kirecburnu'na ulaşması ve Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'in açılış konuşmasıyla başladı.
Sarıyer Belediye başkanı Şükrü Genç ile 9. Sarıyer Edebiyat Günleri ve kültür sanata dair bir söyleşi gerçekleştirdik. İşte röportajın detayları...
Boğazın kilidi diye nitelendirdiğiniz Kireçburnu’nda Haydar Aliyev Parkı'nda 9. Kez Sarıyer Edebiyat Günleri’ni gerçekleştiriyorsunuz. Yayınevlerini, yazarları, oyuncuları sanatçıları halkla buluşturmanın güzelliği ve heyecanını sizden dinleyelim.
“En büyük amacımız uluslararası bir kitap etkinliği dönüştürmektir. Uluslararası yazarların, şairlerin geldiği kendi dillerinde söyleyebildiği, imzalayabildiği günlerin gelmesi Sarıyer ilçesine çok yakışır.”
Şimdi onun ötesinde ara vermiş olmak ve 2 yıl boyunca etkinliği yapmamak gerçekten çok sıkıntılı bir ortamdı. Çünkü kolay değil, sekiz etkinliği baştan başlayarak çok az sayıda yayınevinin gelmesiyle sonra 400 yazara kadar ulaşmak çok önemli dolasıyla sürekli kalabalık bir ortamda insanların mutlu olabileceği, paylaşabileceği yazarıyla belki görmeyi bile hayal edemeyeceği, sanatçıyla burada buluşmak, okuduğu şiir kitabının şairini ve romanı yazarını bulmak çok güzel bir olaydır. Bizde sanatın, edebiyatın, yaşamın içinde ve üstünde o kadar önemi var ki işte bunu kullanarak en azından insanları buraya davet edelim, birlikte olalım ve bu birlikteliği hep beraber yaşayalım. Ülke pandemiden sonra yine çok zor günler yaşıyor. Pandemi de birdenbire kesilen bir ortam vardı. Pandemi öncesi devam eden bir coşku bir anda büyük bir kaza geçirmiş otobüse döndük. Şimdi tekrar kurtulduk, ayağa kalktık ve devam ettiriyoruz. Bunu devam ettirmek önemli bunun için de herkesin bu ortamlara gelmesi gerekir. Yarınları beraber tekrar yaşayabilmeyi için bu etkinliği çok önemsiyoruz. Sizlerin aracıyla zaman ayırıp herkesin buraya gelmelerini özellikle çok istiyorum. Çünkü ortada çok büyük bir emek var, şu an da bu emek karşılığını buluyor. Sabah Vedat Türkan mezarlığını ziyaret ettik, Yaşar Kemal’ini ziyaret ederek başladık. Bizim edebiyat günlerimizin onur ödüllerini alan iki üstat ile başladık. Onlardan da bu işi devam ettirmek için izin istedik. Bunun önemi gerçekten çok fazla dediğim gibi devam ettirmek buradan yarına daha da önemli günlere hazırlık yapmak lazım. İlk defa size söyleyelim en büyük amacımız uluslararası bir kitap etkinliği dönüştürmektir. Uluslararası yazarların, şairlerin geldiği kendi dillerinde söyleyebildiği, imzalayabildiği günlerin gelmesi Sarıyer ilçesine çok yakışır.
Pandemi dolayısıyla verilen bu arada çok büyük bir gelişim söz konusu. Edebiyat günlerinin her yıl üstüne yeni bir şeyler katarak yenisi gerçekleştiriyorsunuz. Bir hedefiniz var mı bu noktada?
Şu bir kere gerçek bizim bütün etkinliklerimiz çok kalabalık oluyor. Yani insanların 2 yıl boyunca hapishanede gibi bir yaşamdan çıkmış olmasının çok büyük etkisi var ve 2 yıl sonrasında bu kalabalıklar, bu kadar insanların duyarlı olmasının bir özlem olmasından dolayı kaynaklanıyor. Gerçekten hasret kalmışlar Nazım Hikmet’in dediği gibi. Yani onu burada yaşayabilmek, hep birlikte yaşamak çok önemli. Sadece kitap etkinliği değil burada el işi gerçekten el emeği göz nuruyla yapılan ürünlerin satışı da var burada sergisi var burada. Onlarında aynı şekilde hep beraber birlik beraberlik içinde devam etmesi anlamında da bir güzelliği var burasının.
Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde art arda konserleri farklı gerekçelerle iptal edilen sanatçılar oldu. Kültür sanatın içinde bir ötekileştirme yapılması sizce ne kadar doğru? Neler söylersiniz bu konuda?
“Ben o konseri iptal edilen bir belediye başkanın yerinde olmak istemem.”
Gerçekten çok üzücü bir olay ben o konseri iptal edilen bir belediye başkanın yerinde olmak istemem. Yaşamın içinde herkes olmalı, sınırları açmak zorundayız. Başka türlü nasıl özgür olacağız, nasıl yaşama bakacağız ve nasıl umutla bağlanacağız. Dolasıyla kötü bir durum, çok üzülüyorum maalesef olmaması gerekiyor. Sanatçı kim olursa olsun dünya paralar verip hiç dilini geleneğini bilmediğimiz tamamen mekanik çalgılardan müzik yapan insanlara binlerce insanı alıyoruz ve dinlettiriyoruz da bizim kendi öz kültürümüz dinlemekten neden korkuyoruz. Bunu anlamak gerçekten büyük sorundur.
Sanatın ve edebiyatın köreltilmeye çalışıldığı bir döneme denk geldiğimiz düşüncesine karşı bu görkemli etkinliğe olan yoğun ilgi bizleri ve katılımcıları umutlandırıyor aslında. Siz bu konuda neler söylersiniz? İlgiyi nasıl buldunuz?
“Yaşam sıkıntısına düşmüş yazarların kitapların satmasını, sergilemesini gündeme getirecek ve insanların özlediği kitapları direkt kaynağından satın almış olmaları daha iyi olacak.”
Dediğin gibi buradan ben daha kalabalıklaşacağını ve insanların daha yoğun geleceğine tahmin ediyorum. Şu an yaşam sıkıntısına düşmüş yazarların kitapların satmasını, sergilemesini gündeme getirecek ve insanların özlediği kitapları direkt kaynağından satın almış olmaları daha iyi olacak. Sizlere de teşekkür ediyorum. Sizlerle bu duyuruyu daha çok alanlara ulaştırmış oluyoruz.
İyi bir okuyucu olduğunuzu bilmeyen yoktur artık, sizde iz bırakan bir kitabı bizimle paylaşır mısınız?
“Böyle bir etkinliği en büyük kütüphane ve kitap satış yerinde bile bulamazlar.”
Şu anda o kadar çok kitap var ki bence buraya gelsinler, seçme imkânları çok fazla olduğunu göreceklerdir. Böyle bir etkinliği en büyük kütüphane ve kitap satış yerinde bile bulamazlar. Bence herkes etkinliğe gelsin, yazarların kendilerini görsünler ve kitaplarını onların elinden sıcak ekmek gibi satın alsınlar.
Entelektüel birikimi çok yüksek bir başkansınız, Sarıyer halkı bu anlamda çok şanslı. Üç dönemdir başkanlık yapan biri olarak her belediye başkanında olması gereken bir özellik diyebilir miyiz bunun için?
“Bunlar kendiliğinden olacak şeyler değil, büyük emekler ve belediye başkanlığının özellikle yerel yöneticiliğinin tarifinin sınır yok.”
Kesinlikle doğru söylüyorsunuz, önemli bir tespit ve devam ettirmekle birlikte birikimimizi sizlere, çocuklara aktarmak zorundayız. Bunlar kendiliğinden olacak şeyler değil, büyük emekler ve belediye başkanlığının özellikle yerel yöneticiliğinin tarifinin sınır yok. İşte ne kadar alana yayılabilirsen o kadar çok alandan güzel şeyler toplayıp ve insanlara bunlara aktarmak çok önemlidir. Bu konuda kendimi çok şanslı görüyorum ve çok şanlı ortam görüyorum. Niye? Çok çabuk bütünleşiyor. Mesela sabah 12.00’da tekneye bindim, liseli gençler kendi şiirleri okuyup canla başla dinlemesi inanılmaz güzel Sarıyer ilçesine çok yakışmaktadır.
Son olarak 9. Sarıyer Edebiyat Günleri katılımcılarına bir mesajınız var mı? Neler söylemek istersiniz?
Ben sağlık diliyorum, bu ülkenin hak ettiğinden çok daha fazla güzel yaşam diliyorum.
Etkinlik Kadıköy ve Beşiktaş'tan hareket eden Şiir Teknesinin Kirecburnu'na ulaşması ve Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'in açılış konuşmasıyla başladı.
Sarıyer Belediye başkanı Şükrü Genç ile 9. Sarıyer Edebiyat Günleri ve kültür sanata dair bir söyleşi gerçekleştirdik. İşte röportajın detayları...
Boğazın kilidi diye nitelendirdiğiniz Kireçburnu’nda Haydar Aliyev Parkı'nda 9. Kez Sarıyer Edebiyat Günleri’ni gerçekleştiriyorsunuz. Yayınevlerini, yazarları, oyuncuları sanatçıları halkla buluşturmanın güzelliği ve heyecanını sizden dinleyelim.
“En büyük amacımız uluslararası bir kitap etkinliği dönüştürmektir. Uluslararası yazarların, şairlerin geldiği kendi dillerinde söyleyebildiği, imzalayabildiği günlerin gelmesi Sarıyer ilçesine çok yakışır.”
Şimdi onun ötesinde ara vermiş olmak ve 2 yıl boyunca etkinliği yapmamak gerçekten çok sıkıntılı bir ortamdı. Çünkü kolay değil, sekiz etkinliği baştan başlayarak çok az sayıda yayınevinin gelmesiyle sonra 400 yazara kadar ulaşmak çok önemli dolasıyla sürekli kalabalık bir ortamda insanların mutlu olabileceği, paylaşabileceği yazarıyla belki görmeyi bile hayal edemeyeceği, sanatçıyla burada buluşmak, okuduğu şiir kitabının şairini ve romanı yazarını bulmak çok güzel bir olaydır. Bizde sanatın, edebiyatın, yaşamın içinde ve üstünde o kadar önemi var ki işte bunu kullanarak en azından insanları buraya davet edelim, birlikte olalım ve bu birlikteliği hep beraber yaşayalım. Ülke pandemiden sonra yine çok zor günler yaşıyor. Pandemi de birdenbire kesilen bir ortam vardı. Pandemi öncesi devam eden bir coşku bir anda büyük bir kaza geçirmiş otobüse döndük. Şimdi tekrar kurtulduk, ayağa kalktık ve devam ettiriyoruz. Bunu devam ettirmek önemli bunun için de herkesin bu ortamlara gelmesi gerekir. Yarınları beraber tekrar yaşayabilmeyi için bu etkinliği çok önemsiyoruz. Sizlerin aracıyla zaman ayırıp herkesin buraya gelmelerini özellikle çok istiyorum. Çünkü ortada çok büyük bir emek var, şu an da bu emek karşılığını buluyor. Sabah Vedat Türkan mezarlığını ziyaret ettik, Yaşar Kemal’ini ziyaret ederek başladık. Bizim edebiyat günlerimizin onur ödüllerini alan iki üstat ile başladık. Onlardan da bu işi devam ettirmek için izin istedik. Bunun önemi gerçekten çok fazla dediğim gibi devam ettirmek buradan yarına daha da önemli günlere hazırlık yapmak lazım. İlk defa size söyleyelim en büyük amacımız uluslararası bir kitap etkinliği dönüştürmektir. Uluslararası yazarların, şairlerin geldiği kendi dillerinde söyleyebildiği, imzalayabildiği günlerin gelmesi Sarıyer ilçesine çok yakışır.
Pandemi dolayısıyla verilen bu arada çok büyük bir gelişim söz konusu. Edebiyat günlerinin her yıl üstüne yeni bir şeyler katarak yenisi gerçekleştiriyorsunuz. Bir hedefiniz var mı bu noktada?
Şu bir kere gerçek bizim bütün etkinliklerimiz çok kalabalık oluyor. Yani insanların 2 yıl boyunca hapishanede gibi bir yaşamdan çıkmış olmasının çok büyük etkisi var ve 2 yıl sonrasında bu kalabalıklar, bu kadar insanların duyarlı olmasının bir özlem olmasından dolayı kaynaklanıyor. Gerçekten hasret kalmışlar Nazım Hikmet’in dediği gibi. Yani onu burada yaşayabilmek, hep birlikte yaşamak çok önemli. Sadece kitap etkinliği değil burada el işi gerçekten el emeği göz nuruyla yapılan ürünlerin satışı da var burada sergisi var burada. Onlarında aynı şekilde hep beraber birlik beraberlik içinde devam etmesi anlamında da bir güzelliği var burasının.
Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde art arda konserleri farklı gerekçelerle iptal edilen sanatçılar oldu. Kültür sanatın içinde bir ötekileştirme yapılması sizce ne kadar doğru? Neler söylersiniz bu konuda?
“Ben o konseri iptal edilen bir belediye başkanın yerinde olmak istemem.”
Gerçekten çok üzücü bir olay ben o konseri iptal edilen bir belediye başkanın yerinde olmak istemem. Yaşamın içinde herkes olmalı, sınırları açmak zorundayız. Başka türlü nasıl özgür olacağız, nasıl yaşama bakacağız ve nasıl umutla bağlanacağız. Dolasıyla kötü bir durum, çok üzülüyorum maalesef olmaması gerekiyor. Sanatçı kim olursa olsun dünya paralar verip hiç dilini geleneğini bilmediğimiz tamamen mekanik çalgılardan müzik yapan insanlara binlerce insanı alıyoruz ve dinlettiriyoruz da bizim kendi öz kültürümüz dinlemekten neden korkuyoruz. Bunu anlamak gerçekten büyük sorundur.
Sanatın ve edebiyatın köreltilmeye çalışıldığı bir döneme denk geldiğimiz düşüncesine karşı bu görkemli etkinliğe olan yoğun ilgi bizleri ve katılımcıları umutlandırıyor aslında. Siz bu konuda neler söylersiniz? İlgiyi nasıl buldunuz?
“Yaşam sıkıntısına düşmüş yazarların kitapların satmasını, sergilemesini gündeme getirecek ve insanların özlediği kitapları direkt kaynağından satın almış olmaları daha iyi olacak.”
Dediğin gibi buradan ben daha kalabalıklaşacağını ve insanların daha yoğun geleceğine tahmin ediyorum. Şu an yaşam sıkıntısına düşmüş yazarların kitapların satmasını, sergilemesini gündeme getirecek ve insanların özlediği kitapları direkt kaynağından satın almış olmaları daha iyi olacak. Sizlere de teşekkür ediyorum. Sizlerle bu duyuruyu daha çok alanlara ulaştırmış oluyoruz.
İyi bir okuyucu olduğunuzu bilmeyen yoktur artık, sizde iz bırakan bir kitabı bizimle paylaşır mısınız?
“Böyle bir etkinliği en büyük kütüphane ve kitap satış yerinde bile bulamazlar.”
Şu anda o kadar çok kitap var ki bence buraya gelsinler, seçme imkânları çok fazla olduğunu göreceklerdir. Böyle bir etkinliği en büyük kütüphane ve kitap satış yerinde bile bulamazlar. Bence herkes etkinliğe gelsin, yazarların kendilerini görsünler ve kitaplarını onların elinden sıcak ekmek gibi satın alsınlar.
Entelektüel birikimi çok yüksek bir başkansınız, Sarıyer halkı bu anlamda çok şanslı. Üç dönemdir başkanlık yapan biri olarak her belediye başkanında olması gereken bir özellik diyebilir miyiz bunun için?
“Bunlar kendiliğinden olacak şeyler değil, büyük emekler ve belediye başkanlığının özellikle yerel yöneticiliğinin tarifinin sınır yok.”
Kesinlikle doğru söylüyorsunuz, önemli bir tespit ve devam ettirmekle birlikte birikimimizi sizlere, çocuklara aktarmak zorundayız. Bunlar kendiliğinden olacak şeyler değil, büyük emekler ve belediye başkanlığının özellikle yerel yöneticiliğinin tarifinin sınır yok. İşte ne kadar alana yayılabilirsen o kadar çok alandan güzel şeyler toplayıp ve insanlara bunlara aktarmak çok önemlidir. Bu konuda kendimi çok şanslı görüyorum ve çok şanlı ortam görüyorum. Niye? Çok çabuk bütünleşiyor. Mesela sabah 12.00’da tekneye bindim, liseli gençler kendi şiirleri okuyup canla başla dinlemesi inanılmaz güzel Sarıyer ilçesine çok yakışmaktadır.
Son olarak 9. Sarıyer Edebiyat Günleri katılımcılarına bir mesajınız var mı? Neler söylemek istersiniz?
Ben sağlık diliyorum, bu ülkenin hak ettiğinden çok daha fazla güzel yaşam diliyorum.