Fransa’nın kültürel mirasının en görkemli yapılarından biri olan Versay Sarayı, ülke tarihine geçen bir sanat dolandırıcılığının kurbanı oldu. 2010’ların başında başlayan sahtecilik operasyonu, görünürde 18. yüzyıla ait lüks mobilyaların satışına dayanıyor. Gerçekteyse, bu mobilyaların tümü modern dönem ustaları tarafından üretilmiş ve milyonlarca avroya satılmıştı.
MARİE ANTOİNETTE’İN SANDALYESİ Mİ, YOKSA MARANGOZ ATÖLYESİNDEN Mİ?
Olay, Versay Sarayı'nın bahçelerinde kullanıldığı ve Fransa’nın son kraliçesi Marie Antoinette için üretildiği iddia edilen iki gösterişli sandalyeydi. Üzerlerinde 18. yüzyılın ünlü Fransız marangozu Nicolas-Quinibert Foliot’nun damgası vardı. Bu sandalyeler, Fransa tarafından "ulusal hazine" ilan edildi.Versay Sarayı, bu tarihi parçaları koleksiyonuna katmak istedi ancak 2 milyon avroluk fiyatı karşılayamayınca sandalyeler, Katarlı Prens Muhammed bin Hamad Al Thani’ye satıldı. Bu satış, benzer başka “Versay dönemi” mobilyaların antika pazarında belirmesinin önünü açtı.KRALİYET AİLESİNE AİTMİŞ GİBİ...
Piyasaya sunulan sahte mobilyalar arasında şu iddialar yer aldı:- Marie Antoinette’in odasında yer aldığı öne sürülen sandalyeler,
- Kral XV. Louis’nin metresi Madame du Barry’ye ait olduğu belirtilen koltuklar,
- Kral XVI. Louis’nin kız kardeşi Prenses Élisabeth’e ait olduğu söylenen koltuk,
- Prenses Louise Élisabeth’in kullandığı iddia edilen tabureler.
SKANDALIN PATLAK VERDİĞİ AN: 2016
2016’da bu mobilyaların aslında 21. yüzyılda üretildiği anlaşıldı. Bu keşif, Fransa’daki antikacılık dünyasında adeta bir deprem etkisi yarattı. Dokuz yıl süren soruşturma sonucunda, ülkenin önde gelen antika uzmanlarından Georges “Bill” Pallot ve tanınmış marangoz Bruno Desnoues, dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla mahkemeye çıkarıldı.Pallot, yıllarca Versay ve Louvre gibi kurumlarda bilirkişilik yapmış bir isimdi. Mahkemede verdiği ifadede, planın başlangıçta “bir şaka” olduğunu söyledi. Madame du Barry’ye ait gerçek bir koltuğun restorasyonu sırasında Desnoues ile birlikte birebir bir kopya yaptıklarını, ardından uzmanları bu sahte parça ile kandırmayı başardıklarını itiraf etti."HER ŞEY SAHTEDİR AMA PARA GERÇEKTİ"
Pallot’un ifadesi sırasında yaptığı şu sözler ise kamuoyunda geniş yankı uyandırdı:“Her şey sahtedir ama para gerçekti.”Soruşturma dosyasına göre, Pallot antika mobilyaların ahşap iskeletlerini düşük fiyata temin ediyor, Desnoues ise kendi atölyesinde bu iskeletleri yaşlandırıyor, döneme ait süslemeleri ve sahte ustalık damgalarını işliyordu. Ardından bu parçalar, Paris’teki prestijli Galerie Kraemer ve Didier Aaron gibi galerilere satılıyor, daha sonra da Sotheby’s Londra ve Drouot Paris müzayede evlerinde el değiştiriyordu.Savcılığa göre bu yöntemle toplamda 3 milyon avrodan fazla haksız kazanç sağlandı.
VERSAY BİLE KANDIRILDI
Versay Sarayı’nın avukatları, Georges Pallot’nun arşivlere erişimi sayesinde gerçek mobilyaların eksik parçalarını tespit ettiğini ve bu bilgilere dayanarak sahte üretim yaptığını belirtti. Desnoues’un da geçmişte birçok orijinal mobilyayı restore etmiş olması, bu kopyaların gerçeklerinden ayırt edilmesini neredeyse imkânsız hale getirdi.“İki saygın uzmanın iş birliği, Fransız devlet kurumlarını kandırmayı ve Versay Sarayı’nın itibarını zedelemeyi başardı,” şeklinde mahkeme belgelerinde yer aldı.Olayın ipuçları, polisin Portekizli bir adamın olağandışı yaşam tarzını incelemesiyle gün yüzüne çıktı. Aylık yalnızca 2.500 avro geliri olan adamın Fransa ve Portekiz’de toplam değeri 1,2 milyon avroyu bulan mülkler satın alması dikkat çekti. Bu kişinin, sahte mobilyaların satışında aracı olduğu tespit edilince izler Pallot ve Desnoues’ye ulaştı.
GALERİE KRAEMER DA SANIK SANDALYESİNDE
Sahte mobilyaların satışını yaptığı öne sürülen Galerie Kraemer ve yöneticisi Laurent Kraemer da mahkeme karşısına çıktı. Kraemer, kendilerinin de dolandırıldığını savundu:“Biz de kandırıldık, bu dolandırıcılığın ortağı değiliz,” dedi.Ancak savcılık makamı bu savunmayı yeterli bulmadı ve şu yorumu yaptı:
“Bu büyüklükteki satışlarda daha titiz bir inceleme yapılmalıydı.”